Haberyirmi Suriye'de ve Irak'ta son durum
Araştırmacı yazar Erkan Trükten, The Economist’in 2021 kapağına ilişkin çarpıcı değerlendirmeler yaptı. Trükten, kapakta yer alan rüzgar gülü sembolünün Türkiye’yi ilgilendirdiği yönündeki iddialara cevap verdi.
The Economist kapağındaki rüzgar gülü Türkiye’yi mi ilgilendiriyor? Erkan Trükten açıkladı
The Economist’in “2021 dünyası” kapağındaki “rüzgârgülü” ve “yırtık ABD bayrağı” simgelerinin işaret ettiği şifreler, 24 TV ekranlarında masaya yatırıldı. Araştırmacı yazar Erkan Trükten, “Bütün dünyayı, rüzgârgülü sembolünün işaret ettiği yerden tehdit edecekler. Bize, ‘Sen Türkiye olarak 570 yıllık petrol ya da doğal gaz rezervi buldun. Ama sen bunu kafana göre kullanamazsın. Biz yeni bir döneme giriyoruz.’ diyecekler. Bu şekilde ülkelerin sanayilerini kıskaca almaya çalışacaklar.” dedi.
Hazırladığı kapaklarla gündeme oturan The Economist dergisi, “2021 dünyası” kapağıyla da gündeme oturdu.. Araştırmacı yazar Erkan Trükten, derginin kapağındaki yırtık ABD bayrağı, rüzgârgülü ve Çin bayrağının işaret ettiği mesajları değerlendirdi.
24 TV’de Beyza Hakan’ın sunumuyla gerçekleşen Kayıt Dışı programında konuşan Trükten, The Economist dergisinin 2021 kapağındaki şifreleri masaya yatırdı. ABD’deki bölünmüşlüğün kaosa dönüşebileceğini belirten Trükten, Çin’in öncülüğünde yükselen “çevreci politikaların” diğer ülkelere karşı bir tehdit silahı olarak kullanılabileceğini söyledi.
Yırtık ABD bayrağı ne anlama geliyor?
Kasım 2020’deki ABD başkanlık seçimlerine giden ve hâlen devam etmekte olan süreçte ABD’nin daha önce hiç olmadığı kadar pürüzsüz bir biçimde ikiye bölündüğünü belirten Erkan Trükten, “Bu durum, ilerleyen süreçte kanlı bir bölünmeye dönüşecek gibi duruyor. Bu bölünme, seçim bazlı bir bölünme olarak kalmayacaktır. ABD bayrağının yırtık oluşu, bu bölünmenin kalıcı olacağının göstergesidir.” diye konuştu.
Akşam’ın haberine göre, Bölünmenin yıldırım şeklinde resmedilmesiyle ilgili değerlendirmelerde bulunan Trükten, The Economist dergisinin önceki kapaklarından birinde de benzer bir çizim bulunduğunu ve bunun “bir sonraki felaketin elektrik kesintileriyle ilgili olacağının sinyali” olduğunu belirterek sözlerini şöyle sürdürdü:
“Söz konusu kapakta bir priz vardı. O priz, özellikle enerjiyle ilgili bir dönüşümün yaşanacağını gösteriyordu. Öte yandan kaos niteliğindeki hadiselerin, genel kapatmaların olacağını da gösteriyordu. Fakat bu ne zaman olur, bilemeyiz.”
Rüzgârgülü ve Çin bayrağı neye işaret ediyor?
The Economist’in “2021 dünyası” kapağında yer alan rüzgârgülü sembolünün “çevreci yaklaşımların simgesi” olduğunu belirten Erkan Trükten, Rothschild ailesinin “çevreci temsilcisi” olan Geleceği Şekillendirme Vakfı Başkanı David Mayer de Rothschild’den bahsetti.
David Mayer de Rothschild’in “çevreyi pazarlamaya başladığını” belirten Trükten, şunları kaydetti:
“İlerleyen zamanda bütün dünyayı bu rüzgârgülünün temsil ettiği yerden tehdit edecekler. O tehdit de şöyle olacak… ‘Sen Türkiye olarak 570 yıllık petrol ya da doğal gaz rezervi buldun. Ama sen bunu kafana göre kullanamazsın. Biz yeni bir döneme giriyoruz. Sürdürülebilir ekonomik büyüme dönemine giriyoruz. Bu ekonomik büyüme de çevreci yaklaşımlarla olacak. Ve karbon ayak izine dayanacak.’ Dolayısıyla bu yaklaşımla birlikte ülkelerin sanayisi de kıskaç altına alacaklar.”
Uluslararası sistemin, tekil ülkeleri kendi istedikleri gibi sanayi üretmeye bırakmayacağını ve birtakım koşullar getireceğini belirten Erkan Trükten, “Siz eğer şu şartlara uymazsanız, biz diğer dünya devletleri olarak size yaptırım uygulayacağız diyecekler. O yüzden çevreci politika, şu anda dünyayı dönüştürmek adına ve diğer ülkeleri kendilerine biat eden birer unsur haline getirmek için çok önemli bir silahtır.” sözlerini kullandı.
The Economist’in “2021 dünyası” kapağında çevreci politikaların öncüsü olarak Çin’in resmedildiğini belirten Trükten, “China Today dergisinin kasım sayısında ‘Yeni Dönem’ başlığı atıldı. O başlıkta görülen şey ise, tam olarak The Economist’in kapağındaki bu semboldür. Yeni dönemin öncüsü olacak Çin’le birlikte 2021 yılında bu yenilenebilir enerji politikalarını daha çok konuşacağız.” dedi.
