Haberyirmi

Yeni Şafak gazetesi yazarı Tamer Korkmaz, uzun bir süredir ortalıkta gözükmeyen, ancak son günlerde sıklıkla gündeme gelen eski Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’le ilgili çok konuşulacak bir iddiayı ortaya attı. Yazısında, “Eski Cumhurbaşkanı ANS, mason mudur?” sorusunu soran Korkmaz, “Vaktiyle, Ankara’daki Kurtuluş ve Olgunlaşma Locasına üye olmuş mudur?” diye eklemeyi de ihmal etmedi.

Yeni Şafak gazetesi yazarı Tamer Korkmaz, uzun bir süredir ortalıkta gözükmeyen, ancak son günlerde sıklıkla gündeme gelen eski Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’le ilgili çok konuşulacak bir iddiayı ortaya attı. Yazısında, “Eski Cumhurbaşkanı ANS, mason mudur?” sorusunu soran Korkmaz, “Vaktiyle, Ankara’daki Kurtuluş ve Olgunlaşma Locasına üye olmuş mudur?” diye eklemeyi de ihmal etmedi. İşte o ilgi çekici yazı:

“Ahlatlıbel’de kurulan altı kişilik masanın görünmez iki “doğal üyesi” var. Eh, fiziksel olarak orada bulunmaları mümkün değildi; ama fikren, kalben ve ruhen oradaydılar. Biri “Yargıtay Onursal Cumhuriyet Başsavcısı” 367 Sabih Efendi…

Diğeri, eski Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Bey…

Dikkat buyurunuz:

Kompradorların Derin Masası’nda sandalye sahibi olduklarından, bir nevi onların “Yargısal Guruları” gibidirler. Bu manada “Tek Yumurta İkizi” sayılabilirler.

Mister Kanadoğlu, ekseri açıktan “maydanoz” olur, kritik siyasi mevzulara… Mister ANS ise mahfilde “sessiz ve derinden” topa girer de, ruhunuz bile duymaz!

İLK OLARAK “367 SABİH” TAHTAYA

2007’deki Cumhurbaşkanlığı seçiminde 367 Krizi’nin mimarıydı.

Onursal Kanadson, 26 Aralık 2006 tarihinde Cumhuriyet’teki yazısıyla “367’nin sadece karar yeter sayısı değil aynı zamanda toplantı yeter sayısı” olduğunu” iddia etmişti… Oysa: TBMM’deki önceki Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde, “toplantı yeter sayısı” olarak “367” aranmamıştı.

Ezcümle… 367 Sabih, hukuku çiğneyip icat çıkarmıştı!

CHP, 27 Nisan 2007’deki Cumhurbaşkanlığı seçiminin ilk tur oylamasına katılmamış; katılan vekil sayısının 357 olmasından dolayı da Anayasa Mahkemesine gitmişti… AYM ise 1 Mayıs’ta seçimin ilk tur oylamasını iptal etmişti.

Mister Kanadson, günümüzde yine sahnede: Bu kez, “Anayasa’ya göre, Erdoğan’ın üçüncü kez aday olamayacağını” ileri sürüyor!

Hülasa…

Aynen 2007’deki gibi; bu kış, yine pek Sabih’li geçiyor! 367 Sabih Efendi, fiilen asla emekli olmuyor… Çünkü: Derin Mahfilde sandalyesi var!

“TİPİTİP ÖZGÜR: OTUR, SIFIR!”

Rauf Tamer, 367 Sabih’i ironik satırlarla Millet İttifakı’na “Çatı Aday” olarak önerirken şöyle dedi: “Elinizi vicdanınıza koyup söyleyin… Sabih Hoca, hem Kılıçdaroğlu’ndan hem de İmamoğlu’ndan daha cazip aday değil mi?

Üstelik iyi racon kesiyor… Atatürk’ün bile ‘İşte benim Cumhurbaşkanım’ diye övüneceği bir adaydır…”

SIRADA “AHMET NECDET BEY” VAR

Hürriyet’in Genel Yayın Garsonu, “Elektrik faturalarının kabarması nedeniyle hepimiz birer Ahmet Necdet Sezer’e dönüştük. İntikamı acı oldu” diye yazdı. Çankaya Köşkü’nde iken elektrik lambalarını söndürdüğüne dair bir “efsane” vardı; ona atıfla!

Şu malum faturalar, dehşetengiz bir uçuşa geçmemiş olsaydı, dahi; “Lüzumsuzsa söndür!” zaten yapılması gerekendir.

Ahmet Necdet Bey Köşk’teki elektrik israfına engel oluyordu; tamam, iyi, çok güzel de…

Gelgelelim: 19 Şubat 2001’deki siyasi tarihin “En Kısa Süreli” MGK’sında, Anayasa kitapçığını fırlatmak suretiyle, öylesine bir ekonomik krize neden olmuştu ki…

İlk beş saatte 5 milyar dolar, ilk birkaç gün içinde de ise toplam 7 milyar dolar yurtdışına tüymüştü!

“PUPPETMASTER” DEVREDEYDİ

ANS’ye aynı şekilde karşılık veren Hüsamettin Özkan da, Kompradorların mutemet adamıydı… Yani? Derin mahfildeki antrenmanda çalışılmış pozisyonlardı!

Kontrollü Gerilim stratejisi, amacına ulaşmıştı. Fitili ateşlemek “zorunda bıraktıkları” dönemin Başbakanı Ecevit’ti!

DOLDUR, BOŞALT

Ahmet Necdet Bey, Çankaya Köşkü’ndeki elektrik lambalarını söndürmeye itina ile devam ediyordu… Derin Baronlar mı; ekonomik krize doktorluk yapsın diye ABD’den “Kurtarıcı” diye Mister Kemal Derwish’i getirdiler.

O dönemdeki “Doldur, Boşalt” sürecinin nasıl işlediğini; 2012 yılında, eski bakanlardan Güneş Taner şöyle anlatmıştı:

“Kemal Derviş, özel görevle gelmişti. Hiçbir şey yapmadığı halde kahraman oldu…

IMF’den 40 milyar dolar getirdi… Amma, o paralara ne oldu? Buna bakan yok!

IMF, o paraları neden verdi? O paralar, iki devlet bankasının kasasına konulup da piyasayı canlandıracağına, batık bankalara dağıtıldı!”

(29 Haziran 2012)

NERDE TRAK, ORADA BIRAK

Günümüzün CHP Sözcüsü Faik Öztrak, 2001 yılındaki Ekonomik Krizin ardından Mr.Derwish’in Hazine Müsteşarı yapılmıştı. Bu Derwish “Ben görevi bıraktığımda Öztrak’ı bakan yapın” diye akıl da vermişti! (26. 07. 2002)

Şayet “Zillet İttifakı” iktidara gelirse, Türkiye’yi IMF’ye teslim edeceklerine zerre kuşku yoktur. CHP’li Faik Öztrak ile İP’li Durmuş Yılmaz’ın 2019 yılında IMF’cilerle yaptığı gizli görüşmenin deşifre olduğunu -tam da burada- hatırlatalım.

MASON MU?

Finali, “Tahtadaki” Mister ANS ile yapalım… Soru-yorum:

-Eski Cumhurbaşkanı ANS, mason mudur? Vaktiyle, Ankara’daki Kurtuluş ve Olgunlaşma Locasına üye olmuş mudur?”