Bir türlü çözüm bulunamayan başıboş köpek sorunu, vatandaşlar için büyük tehlike yaratıyor. Kendi hayvansever olarak tanımlayanların baskılarından çekinen belediyeler, başıboş köpekleri sokaklardan çekemiyor.
Haliyle bu durum da özellikle sokaklarda oyun oynayan çocukların pisi pisine ölmesine veya yaralanmasına neden oluyor. Gazeteci Sevilay Yılman da başıboş köpek sorununa ses çıkaran isimlerden biri oldu.
Başıboş köpek sorununa daha fazla sessiz kalamadı
Geçtiğimiz gün konuyla ilgili bir yazı kaleme alan Yılman, sokak köpeklerine bir çözüm bulunması gerektiğini belirtti.
Yılman, “Bir hayvansever olarak da inanılmaz hicap duyuyorum ama başıboş sokak köpekleri sorunu hakikaten korkunç bir noktaya evrilmiş durumda. İnsanlara saldırıyorlar.- Çocukları parçalıyorlar ve ö’lümlerine sebep oluyorlar. Bazı bölgelerde öyle çeteleşmişler ki… Neredeyse bize yaşam hakkı bırakmayacaklar. Ayrıca sadece insanlara değil diğer canlılara da zarar veriyorlar.
“Hiçbir memlekette böyle olmuyor”
Hiçbir memlekette tüm köpeklerin bakımı ömürlük olmuyor. Avrupa ya da Amerika’da barınak sonrası izlenen yol malumunuz. Bizde de aynı yöntem bir mecburiyet maalesef. Barınağa çekilen köpeğin sahiplenilmesi için bir zaman dilimi belirlenmeli. (Ki, Avrupa’da bildiğim kadarıyla bu en fazla 3 ay oluyor.) Eğer sahiplenilmiyorsa ve de barınağın da düzenini bozuyor ve bakımı daha fazla devam ettirilmiyorsa da… Uyutulmalı… Çünkü başka çaresi yok!” ifadelerini kullandı.
“Yazmaya devam edeceğim”
Yazısının ardından sert tepkilere maruz kalan Yılman, konuyu bir kez daha köşesine taşıdı. Yılman, “Sokaktaki başıboş, saldırgan köpeklerin barınaklara götürülmesi gerçekleşene kadar da yazmayı sürdüreceğim” görüşünü savundu.
“İki gündür yemediğim hakaret, küfür, aşağılama, duymadığım beddua kalmadı”
İki gündür yemediği hakaret kalmadığını söyleyen Sevilay Yılman, “İki gündür yemediğim hakaret, küfür, aşağılama, duymadığım beddua kalmadı. Ancak bilsinler isterim… En ağır hakaretleri, en sinkaflı küfürleri etseler de… Beddua seansları düzenleyip, büyücülerden yardım alsalar da… Manevra yapmam için #özürdilesevilay #kovsevilayıhabertürk diye etiketler açıp gece gündüz saldırmaya devam etseler de… Vazgeçmeyeceğim inandığımdan.” dedi.
“Gece gündüz saldırıyorlar, vazgeçmeyeceğim”
Son olarak başıboş sokak köpekleriyle ilgili sorunu yazmaya devam edeceğini ifade eden Yılman, yazısında şu ifadelere yer verdi:
“Bir arkadaşım şöyle bir mesaj atmıştı önceki gün kaleme aldığım sokak köpekleri yazımdan hemen sonra… ‘Öyle dipsiz bir kuyuya daldın ki! Çıkman artık mümkün değil. Geçmiş olsun.’Haklıymış gerçekten de. Hakikaten de başıboş sokak köpekleri konusuna girmek, dipsiz bir kuyuya atlamak gibi bir şeymiş. Gerçi biliyordum yazımdaki önerimi ‘insansevmez’ hayvanseverlerin çok sert karşılayacağını ama şahsen bu kadarını da beklemiyordum. İki gündür yemediğim hakaret, küfür, aşağılama, duymadığım beddua kalmadı. Ancak bilsinler isterim… En ağır hakaretleri, en sinkaflı küfürleri etseler de… Beddua seansları düzenleyip, büyücülerden yardım alsalar da… Manevra yapmam için #özürdilesevilay #kovsevilayıhabertürk diye etiketler açıp gece gündüz saldırmaya devam etseler de… Vazgeçmeyeceğim inandığımdan.
“Bunlar hayvansever değil, vicdanları kaskatı kesilmiş insanımsı tipler”
Sokaktaki başıboş, saldırgan köpeklerin bir eylem planı dahilinde toplanıp, barınaklara götürülmesi gerçekleşene kadar da yazmayı, konuşmayı sürdüreceğim. Ve bu uğurda mücadele eden tüm STK’ları, oluşumları da elimden geldiği kadar destekleyeceğim. Ayrıca haberleri olsun ki bu sözüm ona hayvanseverler… (Sözüm ona diyorum çünkü ben bunların hayvan sevdiğine filan inanmıyorum. Zira hayvansever olsalar o başıboşların paramparça ettiği kedilere ya da sahibiyle yürüyüşe çıkan diğer köpeklere yaptıkları saldırılara da vicdan yaparlar. Bunlar hayvansever değil, sokaktaki başıboş saldırgan köpekler üzerinden egolarını okşamaktan vicdanları kaskatı kesilmiş bir garip insanımsı tipler!)
Eninde sonunda da hayata geçecek bu plan. Çünkü sayıları 10 milyondan fazla olduğu bilinen bu başıboş köpeklerle ilgili eğer bugün önlem alınmaz ise sorun katlanarak ve daha da tehlikeli bir hal alarak büyüyecek ve sonunda çok daha korkunç bir hal alacak!”