Ahlâksız projenin ortağı onlar çıktı


Gençleri eşcinsellik ve kimlik bunalımına itecek Toplumsal Cinsiyet Eşitliği zırvasının arkasından Koç Grubu çıktı. Bir dönem MEB’de uygulanan ancak Bakan Ziya Selçuk’un göreve gelmesiyle tamamen iptal edilen TCE projesinin iş ve toplumsal alanda sürdürücülüğünü Koç Holding’in yaptığı tespit edildi.

Gençlerin zihinlerini bulandıracak, çocukların kadın erkek algısını yerle bir edecek sapkın fitnenin “Toplumsal Cinsiyet Eşitliği” (TCE) kılıfı altına gizlendiği projenin arkasından Koç Holding çıktı. Okullarda UNICEF ve İngiliz menşeili British Council ile iş dünyası ve toplumsal hayatta BM Nüfus Fonu ve İsveç’le birlikte Türkiye’ye aşılanmak istenen TCE sapkınlığında ortaklık görevinin Koç Grubu’na verildiği belirlendi. TCE’yi toplumun tamamına yayabilmek için medyayı silah olarak kullanmaya çalışan Koç’un, 2017’den bu yana yürütülen faaliyetlerde pazarlama, iletişim uzmanı, reklam ajansı ve sosyal medya mecralarını seferber ettiği öğrenildi. Koç’un TCE raporlarında ise bu kavramın cinsiyet değişikliği anlamına geldiğinin net olarak vurgulandığı tespit edildi.

Sapkınlığa kamufle

Kamuoyunun tepkisini çeken Toplumsal Cinsiyet Eşitliği uygulamaları “cinsiyetsiz toplum oluşturma amaçlı sinsi plan” olarak değerlendiriliyor. Kadın-erkek eşitliği kılıfı altında 2015’te BM tarafından icat edilen TCE zırvası, eşcinselliğin kamufle edilmiş hali olarak özellikle çocukların ve gençlerin beyinlerini yıkama aracı olarak kullanılıyor. Kamu kurumlarına kadar sirayet eden bu sapkın uygulama, 2014-2016 yılları arasında British Council öncülüğünde Milli Eğitim Bakanlığı’nda da uygulanmıştı. Bakan Ziya Selçuk döneminde rafa kaldırılması için düğmeye basılan uygulamanın, toplumsalda ve iş dünyasında yaygınlaştırılabilmesi için ise Koç’un “ortak” yapıldığı kaydedildi.

Projenin ortağı Koç

Koç Holding’in “İletişimde Toplumsal Cinsiyet Eşitliği” adıyla 2017’de Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu (UNFPA) ve İsveç TCE Ana Akımlaştırma Komitesi (JämStöd) ile anlaşma yaparak ortak faaliyette bulunma kararı aldığı belirlendi. “Cinsiyet Eşitliği Atölyeleri” olarak adlandırılan projeyi geniş kitlelere ulaştırmak için adeta seferberlik başlatıldığı bildirildi. Koç’un TCE Atölyeleri için bugüne kadar 100’ün üzerinde pazarlama ve iletişim uzmanını sahaya sürdüğü öğrenildi. TCE fitnesini yaygınlaştırabilmek ve toplumun tamamına yayabilmek için medyanın silah olarak kullanıldığı proje kapsamında 30’u aşkın reklam, PR ve sosyal medya ajansının çalışma yürüttüğü aktarıldı.

Kadınlar evin dışına

Koç’un gençlerin zihinlerini bulandıracak, çocukların kadın erkek algısını yerle bir edecek TCE projesinde mücadele edilmesi amaçlanan unsurlar şöyle sıralanıyor: “Kadınların evin içinde, erkeklerin evin dışında konumlandırılması.”, “Yemek, bulaşık, temizlik işlerinin kadınlara; para kazanma ve iş hayatı sorumluluğunun erkeklere atfedilmesi.”, “Erkeğin yemek masasında başta oturması, kadının yanda kalması. Devlet adamı, insanoğlu, bilim adamı, işadamı, adam gibi adam, hanım evladı, sözünün eri, adam akıllı, kız gibi davranmak, kız başına, eksik etek gibi ifadeler.” “’Her başarılı erkeğin arkasında bir kadın vardır’ şeklindeki atasözleri.”

Gaye cinsiyet değişikliği!

Gençleri eşcinsellik ve kimlik bunalımına itecek sapkınlık kokan TCE projesinin baş yürütücülerinden Koç Holding’in bu kapsamda “İletişimde Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Rehberi” isimli bir rapor hazırladığı öğrenildi. TCE fitnesindeki ana gayenin açığa çıkarıldığı İletişimde TCE Kılavuzu rehberinde, aleni olarak cinsiyet değiştirilmesinden bahsediliyor. Raporda “Biyolojik cinsiyet doğuştan gelen biyolojik özelliklerdir. Toplumsal Cinsiyet ise değiştirilebilir” deniliyor.

Sözde cinsiyet rollerinin işlendiği raporun 9’uncu sayfasında “Biyolojik Cinsiyet” ve “Toplumsal Cinsiyet” tanımları yer alıyor. Biyolojik Cinsiyet başlığı altında “Doğuştan gelen biyolojik ve fizyolojik özelliklerdir, öğrenilmez, bireylerin hangi genetik yapıyla dünyaya geldiğini tanımlayan kavramdır, evrenseldir” maddeleri yer alıyor. Toplumsal Cinsiyet’in ne demek olduğu ise şu maddelerle sıralanıyor: “Doğuştan gelmez, öğrenilir. Temelleri biyolojik farklara dayanmaz. Çocuklukta öğrenilmeye başlanır. En önemlisi, değiştirilebilir.” Yeni Akit